Belgesel filmimiz 19 Şubat 2012’de saat 17.00’de Kanal A’da.
-
Son Yazılar
Arşivler
1. BÖLÜM
2. BÖLÜM
3. BÖLÜM
4. BÖLÜM
5. BÖLÜM
“Benim futbolculuk dönemlerimde Ankaragücü – Gençlerbirliği maçları, çok yüksek bir atmosferde oynanırdı. Benim futbolculuk hayatımda en sevdiğim maçlar Gençlerbirliği maçlarıydı. Hem Ankara derbisi olduğu için, hem de galibiyetten zevk aldığımız maçlardı. Ama son yıllarda derbinin coşkusunun köreldiğini görüyorum.”
“Unutamadığım bir Gençlerbirliği maçı var: Okumaya devam et
O olayda Ankaragücü taraftarının hiçbir günahı yok. Ankaragücü taraftarı maraton tribünden bana “Cavcav dışarı” diye bağırıyor. Bizim maçımız, ben Gençlerbirliği başkanıyım, benim maçı bırakıp çıkmam mantık ölçüsü içinde olmayacak bir olay. Ben de kalktım “ben buradayım” dedim, “gitmiyorum buradayım” diye işaret ettim tribüne. Fakat arkada onu affetmeyen arkadaşlar, yönetim kurulundan 7-8 kişi, Okumaya devam et
Üzerinde yüzyıllar boyunca çeşitli medeniyetlerin var olduğu; kendi düzenlerini, kendi kültürlerini kurdukları bir kent aslında Ankara. Bize anlatıldığı gibi, cumhuriyetin kurucu kadrosunun gelip, cumhuriyet değerlerine göre inşa ettiği, biçim verdiği boş bir arazi veya Anadolu’nun kalbinde fethedilmeyi, keşfedilmeyi, Okumaya devam et
“Gençlerbirliği-Ankaragücü maçları elbette derbidir. Aynı şehrin iki takımıdır. Rekabetle geçer. Ama şöyle bir rekabtle geçer, Gençlerbirliği taraftarı açısından söylüyorum: sahada maç başlar, biter, Gençlerbirliği taraftarı yeneni de yenileni de alkışlar, derbi orada biter. Ankaragüçlü bir sürü dostumuz var, abilerimiz var. Otururuz onlarla, ailece görüşürüz, muhabbet ederiz. Herhangi bir gerginlik de yoktur aramızda. Diğer derbilerdeki gibi ölüm kalım meselesi yoktur. Sadece kazanmak değildir mesele. Evet sportif anlamda birbirine rakip ama aynı şehrin iki takımı. Tabiki maçlar kıran kırana geçer. Gençlerbirliği yenilirse üzülür. Ankaragüçlüler de yenildiklerinde üzülür. Ama özünde dosttur iki takım taraftarı.”
“Bu kentsel dönüşüm projesi, özellikle 1950’lerden sonra tavsıyor. Zaten Demokrat Parti’nin iktidara gelmesiyle, Ankara eski cazibesini yitirir. İstanbul yeniden öne çıkar. Menderes’in Ankara’da bazı istimlak hareketleri başlatması gibi, İstanbul’da da başka bir süreç gelişir. İstanbul, herkesin kabul ettiği eski gücüne tekrar kavuşur. Bu kentsel dönüşüm Okumaya devam et
“Biz iki takım arasında öyle abartıldığı gibi bir ayrım olduğunu düşünmüyoruz. Gençlerbirliği’nin de kuruluşu Kale tarafındadır. Varoşlarda onlar da vardır. Gençlerbirliği’ni tutanların elit olduğunu sanmıyorum. Elit bir tabaka olmadığı için bugün maçlarını 300-400 kişiye oynuyorlar. Elit denilen insanların çoğu İstanbul takımlarını tutuyor. Ben dişimi çektirmek için doktora gittiğimde hangi takımı tuttuğunu soruyorum doktora, Fenerliyim, Galatasaraylıyım, Beşiktaşlıyım filan diyor.”
“Ankara’ya yakışır bir stat istiyoruz ama daha da önemlisi pankartlarımıza özgürlük istiyoruz. Bizim sermayemiz Okumaya devam et
“Tribünde yanınızda birileriyle zıplıyorsunuz mesela. Bağırıyorsunuz. Yanınızdaki, sizin bir kadın olduğunuzu görene kadar, size hiçbir tepki göstermiyor ve hareketlerine çok doğal devam ediyor. Elini omzunuza atmış zıplarken, bir bakıyor ki bir kadın. Okumaya devam et
“Ankaragücü-Gençlerbirliği arasındaki rekabetle ilgili tarihten bir örnek verecek olursak; 1929 yılında Hakimiyet-i Milliye Kupası’nın finalinde yaşananlar, birçok şeyi çok net bir şekilde gösterir. Maçı Ankaragücü kazanır ve Okumaya devam et